top of page

Futbol Bilimi, Futbol Nedir?

Yazarın fotoğrafı: orucaliardaorucaliarda

Giriş

Futbolda performans; fizyolojik, teknik, biyomekanik, taktik ve mental alanlar gibi çok sayıda faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında oyunun yapısı ve kuralları, oyuncuların taktik ve teknik beceri düzeyleri, oyuncuların oynadıkları lig düzeyleri, oyun tarzları, oynadıkları mevkiler ve çevresel koşullar da yer almaktadır. Bundan dolayı oyuncular bir tek alanda üst seviyede olmak yerine, futbolla ilgili tüm alanlarda yeterli bir kapasiteye sahip olmak durumundadırlar.

Futbol; içerisinde sıçramalar, vuruşlar, dönüşler, yön değiştirmeli koşular, değişik tempolarda koşu ve sprintler, yürüyüşler, ikili mücadeleler, savunma baskısına karşı top kontrolü, kayarak müdahaleler ve topla yapılan hareketlerin bulunduğu aerobik tabanlı anaerobik bir spordur. İçerisinde bu kadar çok ve karmaşık hareketlerin bulunması, futbolda performansı etkileyen birçok faktörün var olmasına neden olmaktadır. Teknik beceri ve dayanıklılık kapasitesi bu faktörlerden öne çıkan ikisidir. Teknik beceri ve dayanıklılık performansının aynı antrenman birimi içerisinde geliştirilmesinin, hem hedeflenen fiziksel yüklenmenin gerçekleştirilebilmesine, hem de antrenman zamanının daha olumlu kullanılmasına katkı sağlayabileceği düşünülmektedir.

Dayanıklılık kapasitesi, futbolcuların öncelikli geliştirilmesi gereken özellik olsa da; anaerobik güç, kuvvet, sürat, esneklik ve teknik niteliklerin de aynı antrenman biriminde ele alınması, özellikle hazırlık döneminde sınırlı sürelerin etkili kullanılmasına katkı sağlayacaktır. Bu nedenle, futbolun gerektirdiği tüm özelliklerde kısa sürelerde verim alınabilecek antrenman yöntemleri kullanımı günümüzde önemini arttırmıştır.

Futbolda; fiziksel, motorik ya da teknik özelliklerin birbirleri ile ilişkilerinin bilinmesi, kompleks yapıdaki antrenman programlarının verimli bir şekilde düzenlenmesine yardımcı olabilir. Örneğin; sürat özelliğinin top sürme kapasitesi üzerinde ya da kuvvet özelliğinin isabetli şut atma kapasitesi üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu bilmek; karmaşık antrenman yapıları planlarken antrenörlerin işini kolaylaştıracaktır. Bu çalışmadaki amaç; futbolcuların seçilmiş fiziksel ve motorik özellikleri ile top teknikleri arasında herhangi bir ilişki olup olmadığını belirlemektir.

Gereç ve Yöntemler

Bu araştırmaya, Süper Amatör Ligde yer alan bir futbol takımının 23 futbolcusu gönüllü olarak katıldı. Katılımcılar, ölçümler öncesinde yaklaşık dokuz haftalık bir hazırlık süreci geçirmişlerdi. Katılımcıların her birine çalışma ile ilgili karşılaşılabilecek risk ve rahatsızlıkları içeren ayrıntılı bilgi verildi ve “Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formu” okutturulup imzalatıldı. Çalışmanın yapılabilmesi için A.Ü. Tıp Fakültesi Tıbbi, Cerrahi ve İlaç Araştırmaları Etik Kurulu’ndan izin alındı.

Katılımcıların yaşları, nüfus belgeleri doğum yılları esas alınarak belirlendi. Boy uzunlukları 1 mm’ye duyarlı stadiometre (Holtain, UK) ile; vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi (VKİ), vücut yağ oranı, vücut yağ kütlesi ve yağsız vücut kütleleri bioelektrik empedans analizörü (BIA; Tanita TBF 300, Japan) ile ölçüldü. BIA ile vücut yağ oranı ve kütlesi belirlemenin güvenilirlik katsayısı sırası ile 0.95 ve 0.99 olarak bildirilmiştir.

Bacak kuvveti ölçümü, sırt ve bacak dinamometresi (Takei, Japan), dominant elin pençe kuvveti ölçümü el dinamometresi (Takei, Japan) kullanılarak yapıldı ve sonuçlar kgf cinsinden belirlendi. Kuvveti belirlemede dinamometreler uzun yıllardır kullanılmaktadır ve birçok kaynakta kullanımlarının güvenilir olduğu belirtilmiştir.

Dikey sıçrama ölçümü için 0.1 cm duyarlılıkta dijital “jumpmetre” (Takei, Japan) kullanıldı. Testin geçerliği 0.78; güvenilirliği 0.90 ile 0.97 aralığında verilmektedir. Anaerobik gücün belirlenmesinde “Lewis formülü”: P= √4.9·(W)·√Dn kullanıldı. Formülün anaerobik gücün hesaplanmasında kullanılma değeri birçok kaynakta belirtilmiştir.

Katılımcıların süratlerini belirlemede 10 ve 30 m sprint testleri uygulandı. Test bataryası fotoselleri (Newtest 300, Finland) 0, 10 ve 30 m’ye yerleştirildi. Bu metreler geçildiği anda değerler Newtest yazılımı aracılığında bilgisayara aktarılarak kaydedildi. Özkara, sürat testinin güvenilirlik katsayısını 0.74-0.97 arasında bildirmiştir.

Esneklik ölçümleri otur-eriş testiyle yapıldı. Bu test öncelikle diz arkası kirişlerinin, ikinci olarak da alt sırt, kalça ve baldır esnekliğini ölçer. Özer, testin hamstring esnekliğinin belirlenmesinde yüksek düzeyde (r= 0.89) geçerliği olan bir kriter olduğunu; Zorba ise testin güvenilirliğinin 0.70’den fazla olduğunu aktarmışlardır.

MaksVO2 belirlemede saha testlerinden 20 m mekik koşusu (“Shuttle Run”) testi kullanıldı. Bu test sonucu elde edilen tahmini maksVO2 ile koşu bandında direkt ölçülen değer arasında istatistiksel olarak yüksek ilişki (r= 0.92) bildirilmiştir.

Top tekniği ile ilgili testlerin alanlarını belirlemede şerit metre ve koniler, süreye karşı yapılan teknik testlerde zaman ölçümünde fotoseller (Newtest 300, Finland), şut atma testinde hedefi bölümlere ayırmak için halatlar kullanıldı. Futbolcuların teknik becerilerini belirlemek için; ayak veya diz ile top saydırma, kafa ile top saydırma, bir pas ile top sürme, dripling yapma, pas ile hedef vurma ve şut atma testleri kullanıldı. Teknik testlerin güvenilir ve doğru ölçüm yapabilen testler olduğu araştırmalarla gösterilmiştir.

Çalışmada vücut kompozisyon ölçümleri yapıldıktan sonra, sırasıyla; teknik kapasite, kuvvet, dikey sıçrama, sürat, otur-eriş esneklik ve maksVO2 ölçümleri yapıldı. Testler uygulanmadan önce katılımcılara 15 dk’lık ısınma süresi tanındı. Fiziksel aktivitelerin istenilen etkinlikte uygulanabilmesi için, en uygun vücut ısısı 38.5-39.0°C arasındadır ve sadece 10 dk’lık düz koşu bile vücudu belirtilen ısı derecelerine ulaştırır. Tüm katılımcılar aynı prosedürle ısındılar: düşük tempolu koşu, kalistenik hareketler, açma-germe egzersizleri ve kısa sprintler, sıçramalar ile ısınma sürecini tamamladılar. Her bir testin uygulanmasından önce, testlerin ne şekilde uygulanacağı, vücudun alması gereken pozisyon, her bir uygulamanın ne kadar sürmesi gerektiği vb. bilgiler katılımcılara gösterilerek açıklandı. Mekik koşusu testi hariç her bir test iki defa uygulandı ve daha iyi olan sonuç kaydedildi.

Verilerin analizinde SPSS (v16.0) analiz programı kullanıldı. Çalışmaya katılan tüm sporculardan elde edilen verilerin ortalama ve standart sapma değerleri hesaplandı. Değişkenler arasındaki ilişki katsayılarını belirlemek için korrelasyon analizi kullanıldı. İstatistiksel yöntemler için α yanılma düzeyi 0.05 olarak kabul edildi.

Bulgular

Çalışmaya katılan futbolculardan elde edilen fiziksel, motorik ve teknik özellik verilerinin ortalama ve standart sapma değerleri sırasıyla Tablo 1, 2 ve 3’de; parametreler arası ilişkilerin korrelasyon analizi sonuçlarından anlamlı olanlar ise Tablo 4’de verilmektedir. Korrelasyon analizi yapıldığında, sadece dikey sıçrama ve maksVO2 ile ayakla top sektirme; el-pençe kuvveti ile dripling; yağsız vücut kütlesi ile kafayla top sektirme sonuçları arasında aynı yönlü orta kuvvette ilişki katsayıları bulundu.



60 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page